İdare Hukuku

Polis / Bekçi Disiplin Cezası Davaları

31.01.2018 tarihinde kabul edilen 7068 sayılı Kanun 08.03.2018 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Kanun Emniyet Genel Müdürlüğü personeline ilişkin disiplinsizlik ve cezaları, disiplin amirlerini ve kurullarını, disiplin soruşturma usulü ile diğer ilgili hususları düzenlemektedir. Emniyet Genel Müdürlüğü teşkilatında çalışan her sınıftan memurlar Kanunun kapsamındadır. 

Memur Disiplin Suç ve Cezalarında uygulanması gereken ilkeler idari yaptırımın hukuka uygunluğu açısından önem taşımaktadır. Disiplinsizlik eylemi karşılığında tanımlanacak disiplin suçu ile disiplinsizliğe uygulanacak idari disiplin cezası takdir edilirken belirtilen ilkeler dikkate alınarak takdir edilmelidir. Bu kapsamda Disiplin suç ve cezalarında dikkate alınması gereken en önemli ilke Kanunilik ilkesi olup, bir eylemin kanun ile ilgisi anlamına gelmektedir. Suçta ve cezada kanunilik diğer bir deyişle kanunsuz suç ve ceza olmayacağı ilkesi devletin cezalandırma yetkisini sınırsız ve keyfi bir biçimde kullanmasını önleyerek bireye devlet müdahalesine karşı güvence sağlamayı amaçlamıştır. Suçta ve cezada kanunilik ilkesi gereği, hiç kimse kanunun açıkça suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz; hiç kimse bir fiil için kanunda gösterilen ceza dışında bir ceza ile veya kanunda gösterilen cezadan daha ağır bir ceza ile cezalandırılamamaktadır. Bu düzenleme her ne kadar ceza hukuku temel ilkeleri arasında yer alsa da idari yaptırım olan disiplin cezalarında da suçta ve cezada kanunilik aranılmaktadır. Anayasa Mahkemesi disiplin suç ve cezalarında kanunilik ilkesine uygunluğun sağlanabilmesi için suç ve cezaların ismen zikredilmesinin yeterli olmadığını, kanuni düzenlemenin bireylere öngörülebilirlik sunacak açıklık ve belirlilikte olması gerektiğini ifade etmiştir. Anayasa Mahkemesi söz konusu kararında disiplin suç ve cezalarında kanunilik ilkesinin, ceza hukukundaki kanunilik ilkesi ile aynı içeriğe sahip olmadığı ifade edilmiş ancak bu tespit, disiplin suç ve cezalarında sınırlandırılmış kanunilik ilkesinin olmadığı anlamına da gelmemektedir. Anayasa Mahkemesinin ve Danıştay’ın kararı ile Anayasa’nın 38. ve 128 ile 130’uncu maddeleri kül olarak değerlendirildiğinde hem disiplin cezalarının hem de disiplin suçlarının kanunda belirlenmesi gerekliliği anlaşılmaktadır.

Suçta ve cezada kanunilik ilkesinin kapsamında değerlendirilen diğer bir ilke ise suç ve cezaya ilişkin hükümlerde geriye yürüme yasağıdır. Bu ilke gereğince, işlendiği zaman suç teşkil etmeyen bir eylemin, eylem tarihinden sonra kabul edilen bir kanunla geçmişe etkili bir şekilde suç sayılmayacak ve bir suçun cezasının daha sonra kabul edilen bir kanunla geçmişe etkili olarak arttırılamayacaktır. Ancak bu yasak yalnızca aleyhe olduğu durumlarda geçerli olup sonraki tarihli kanun eğer suçu işleyen lehine hükümler getirmiş ise bu durumda lehe hükümler geriye yürüyerek lehe olan hüküm uygulanmalıdır. Danıştay ceza hukukunun bu temel ilkesinin disiplin suç ve cezalarında da uygulanması yönünde birçok karar vermiştir.

Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü’nün 15.maddesine göre; kararın verildiği güne kadar geçmiş hizmetleri olumlu olan, iyi veya çok iyi derecede performans değerlendirme puanı ile ödül veya başarı belgesi alan memurlara, işledikleri fiilin özelliği, biçimi, işlendiği yer ve zaman göz önünde bulundurularak bu Tüzükte gösterilen cezanın bir derece aşağısı uygulanabilir. Disiplin cezası kararlarında bu hususun tartışılmaması dahi mahkemelerce verilen disiplin cezalarının iptaline konu olabilmektedir.

Disiplin suçlarının nitelendirilmesinde ve cezaların belirlenmesinde Memurun işlemiş olduğu disiplinsizlik birden fazla disiplinsizlik oluşturması durumunda cezanın nasıl belirleneceği tartışmalı konulardan birisidir. 657 sayılı kanunda bu yönde düzenleme bulunmamakla birlikte Danıştay’ın yerleşik kararlarında da birden fazla ceza verilemeyeceği en ağır cezanın verilmesi gerektiğidir. Ancak disiplinsizlik oluşturan eylem farklı tarihlerde gerçekleşmiş ve ayrı cezaları gerektiriyorsa uygulanması gereken ayrı cezaların verilmesidir. Bununla birlikte bir fiille birden fazla disiplin hükmünün ihlali halinde memura en ağır cezanın verilebilmesi için disiplinsizliğin aynı kanunun hükümlerini ihlal etmesi gerekmektedir. Örneğin memurun işlediği disiplinsizlik 657 sayılı kanunda düzenleme altına alınan farklı hükümleri ihlal ediyorsa en ağır ceza, 657 sayılı kanun hükümlerinin yanı sıra başka bir kanunun disiplin hükümlerini ihlal ediyorsa ayrı ayrı ceza verilecektir. Ceza hukukunda “tekerrür” hükümleri idare hukuku kapsamında düzenlenen birçok disiplin hükümlerinde de düzenleme altına alınmıştır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125’inci maddesinde tekerrür halinde bir derece ağır cezanın uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.

Memur Disiplin Cezaları

Memur disiplin cezaları 657 sayılı devlet memurları kanununun 125. maddesi ve yukarıda bahsedilen 7068 sayılı Genel Kolluk Hükümleri Hakkında Kanun uyarınca düzenlenen Disiplin cezalarının çeşitleri ile ceza uygulanacak fiil ve haller başlığı altında düzenlenmiştir. Buna göre bu disiplin cezaları;

A – Uyarma 
B – Kınama
C – Aylıktan kesme
D – Kademe ilerlemesinin durdurulması 
E – Devlet memurluğundan çıkarma disiplin cezalarıdır.

Disiplin Cezası Verilecek Fiiler Nelerdir?

Uyarma cezasını gerektiren fiiller;
Kanunun 8’inci maddesinin (1) fıkrasında,
“a) Silahını, araç ve gerecini, giyim ve kuşamını temiz tutmamak, çalıştığı yerin temizliğine özen göstermemek,
b) Yetkili makamlarca belirlenmiş tasarruf tedbirlerine riayet etmemek veya kullanımına sunulan kamu kaynaklarının kullanılmasında gösterilmesi gereken makul seviyedeki özeni göstermemek,
c) İzinsiz veya kurumunca kabul edilebilir özrü olmaksızın belirli zamanda yapılması gereken faaliyetlere geç kalmak,
d) Özürsüz veya izinsiz olarak mesaiye geç gelmek veya erken ayrılmak ya da günlük mesai saatlerine riayet etmemek,
e) Nezaket kurallarına aykırı tavır ve davranışlarda bulunmak,
f) Emrin icrası veya sonuçları ile katılım sağlanan toplantılarla ilgili olarak görevlendirme yapan amire bilgi vermemek,
g) Usulüne uygun olarak kendisine verilmiş olan bir emir üzerine; emrin uygun olmadığı, yanlış verildiği, yapılamayacağı ve benzeri şekillerde amirini alenen eleştirmek veya amire karşı itirazda bulunmak” şeklinde düzenlenmiştir. 

Amir tarafından karar verilene kadar astın fikrini savunması veya emrin kanunsuz olduğu hususundaki kanaatini belirtmek için amire yaptığı itirazın bu fıkranın (g) bendinde belirtilen disiplinsizliği oluşturmayacağı ayrıca ifade edilmiştir.

Kınama cezasını gerektiren fiiller; 
Kanunun 8’inci maddesinin (2) fıkrasında,
“a) Görev sırasında veya dışında, mevzuat veya talimatlarla yasaklanan davranışlarda bulunmak,
b) Mevzuatta belirlenmiş usul ve kurallara riayet etmeden sözlü, yazılı veya elektronik olarak müracaat veya şikâyette bulunmak,
c) Nöbeti teslimden sonra görev yerine özürsüz olarak geç dönmek,
ç) Bildirimleri süresi içerisinde yerine ulaştırmamak,
d) Mevzuat veya talimatlarla taşınmasına veya bulundurulmasına izin verilmiş olanlar dışında, mesleğin ciddiyeti ile bağdaşmayacak biçimde yüzük, bilezik, kolye, madalyon, rozet ve benzeri şeyleri takmak,
e) Görev sırasında veya dışında kendisi ile aynı rütbede çalışanlara veya mesai arkadaşlarına karşı saygısız davranmak,
f) Mevzuat ve talimatlarla kendisine tevdi edilmiş görevlerin gerektirdiği sorumluluğu üstlenmekten imtina ettiğini
gösterecek tavır ve davranışlarda bulunmak,
g) Amirleri, üstleri, aynı rütbedeki veya çalışma arkadaşları hakkında ve onların bulunmadığı ortamlarda, onların işlem, eylem ve kişilikleri hakkında kötüleyici veya konuştuğu kişilerde kötü intiba bırakacak tarzda olumsuz sözler söylemek,
ğ) Zati demirbaş tabanca veya geçici olarak verilen demirbaş tabancanın üzerinde orijinalliğini bozacak boya, kaplama, gravür veya ciddiyetle bağdaşmayacak şekil, desen, resim ve karakter gibi değişiklikler yapmak,
h) Mevzuata veya mesleki teamüllere aykırı hitaplarda bulunmak,
ı) Bu fıkrada disiplinsizlik olarak saptanan eylem, işlem, tutum ve davranışlar dışında herhangi bir biçimde görevin takdir ve yerine getirilmesinde müsamaha ve savsaklama göstermek.” şeklinde onbir başlık altında düzenlenmiştir.

Aylıktan kesme cezasını gerektiren fiiller Kanunun 8’inci maddesinin 3’üncü fıkrasında;
Kanunun 8’inci maddesinin (3) fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde disiplinsizlik fiiline göre Üç günlüğe kadar, Dört ila on günlüğe kadar ve Onbir ila onbeş günlüğe kadar olmak üzere üç başlık altında hüküm altına alınmıştır. 
Üç günlüğe kadar aylıktan kesme cezasını gerektiren fiiller (a) bendinde;
“1) Mevzuat veya talimata aykırı olarak eksik kuşam ve teçhizatla göreve çıkmak,
2) Amir ve üstlerinin, görev ve mesleki konulara veya tutum ve davranışlarına ilişkin uyarılarına uymamak ya da bu uyarılara kayıtsız kalmak, amir ve üstleri tarafından sorulan soruları gereken süre içinde yanıtlamamak,
3) Özlük hakları ile ilgili veya başka bir kişisel menfaat temini için başkalarını aracı koyup öncelik ve ayrıcalık talep etmek,
4) İzinsiz veya kurumunca kabul edilebilir bir özrü olmaksızın yirmidört saate kadar göreve gelmemek,
5) Görev dışında amir veya üstlerine saygısız davranmak,
6) Nöbet görevine gelmemek veya nöbet ya da nokta görevinde mevzuatla ve/veya talimatlarla belirlenen kurallara aykırı hareket etmek,
7) Görevli bulunduğu sırada görev gereği olmaksızın veya amirin izni olmadan resmi kıyafet ile kahvehane, kıraathane, lokal, kulüp ve benzeri yerlerde oturmak,
8) Amirinden izin almaksızın görevli bulunduğu il sınırları dışına çıkmak,
9) Emrinde çalışanları veya Devletin araç ve gereçlerini idarece kabul edilebilir bir mazereti olmaksızın özel işlerinde kullanmak,
10) Kendisine verilmiş olan personel kimlik kartını kabul edilebilir bir neden olmaksızın kaybetmek,
11) Bazı isteklerini yerine getirmek, kişisel bir menfaat sağlamak, görev veya sorumluluktan kaçmak gibi amaçlarla hastalığını abartmak veya olmadığı halde bir rahatsızlığı varmış gibi göstererek günlük mesainin bir kısmına katılmamayı
alışkanlık haline getirmek,
12) Herhangi bir yolu, yeri veya kişiyi arayıp soranlara cevap vermemek, baştan savmak,
13) Görevde kayıtsızlık göstermek, görevi savsaklamak veya geçerli bir özrü olmaksızın belirtilen sürede bitirmemek,
14) Haklı bir neden olmadan kişileri bekletmek,
15) Selamlama ile ilgili olarak belirlenmiş kurallara riayet etmemek,
16) Resmi protokol kurallarına aykırı tavır ve davranışlarda bulunmak,
17) Görevdeyken, yetkili makamlar tarafından izin verilen durumlar haricinde görev veya hizmetle ilgisi olmayan işlerle uğraşmak,
18) Kılık ve kıyafet ile ilgili olarak mevzuatta belirlenmiş kurallara uymamak.”

Dört ila on günlüğe kadar aylıktan kesme cezasını gerektiren fiiller (b) bendinde;
“1) Kendisi ile aynı rütbede çalışanlara, astlarına veya mesai arkadaşlarına karşı onur kırıcı söz söylemek, davranışta bulunmak veya söz, yazı ya da eylemle hakaret etmek,
2) Resmi belge veya göreve ilişkin evrakı kaybetmek,
3) Önlem almamak veya tedbirli davranmamak yüzünden Devlet malı eşyanın hasar görmesine veya kaybolmasına neden olmak, 
4) İzinli olduğu zamanlarda resmi kıyafetle, izinli olmadığı zamanlarda görevli olmaksızın resmi veya sivil kıyafetle, personelin girmesine veya oturup eğlenmesine izin verilen yerler dışındaki kahvehane, lokal, kulüp veya benzeri yerlerde oyun oynamak,
5) İzinsiz veya kurumunca kabul edilebilir bir özrü olmaksızın yirmidört saatten fazla ve iki güne kadar (ikinci gün dahil) göreve gelmemek,
6) Mühür veya beratını kabul edilebilir bir neden olmaksızın kaybetmek,
7) Yükümlü bulunduğu devir ve teslim işlemlerini tamamlamadan ya da devir ve teslim işleri tamamlanamadığı takdirde ilgili mevzuatında belirtilen süre dolmadan görev yerinden ayrılmak,
8) Görevle ilgili resmi belge, araç ve gereçleri görevin sona ermesine ya da kurumca istenmesine rağmen geri vermemek,
9) İzin verilen haller dışında üniforma giymemek.”

Onbir ila onbeş günlüğe kadar aylıktan kesme cezasını gerektiren fiiller (c) bendinde;
“1) İzinsiz veya kurumunca kabul edilebilir bir özrü olmaksızın iki günden fazla ve üç güne kadar (üçüncü gün dahil) görevine gelmemek, 
2) İzinli bulunduğu sürede, hizmet ve görevin gerektirdiği durumlarda, görevine derhal dönmesi kendisine sözlü, yazılı ya da herhangi bir iletişim vasıtasıyla duyurulduğu halde, kabul edilebilir özrü bulunmaksızın görevine makul sürede dönmemek, 
3) Amir ve üstlerine iletilmesi gereken olay, bilgi ve emirleri zamanında iletmemek,
4) Görev sırasında kişilere karşı onur kırıcı söz söylemek veya davranışta bulunmak,
5) Denetleme ve soruşturmaları uzatmak, denetleme raporları ve soruşturma raporlarını süresinde ilgili yerlere vermemek veya göndermemek ya da kabul edilebilir bir neden olmadan soruşturmayı eksik bırakmak.” şeklinde düzenlenmiştir. 

Genel Kolluk Disiplin Hükümlerini düzenleneyen kanunda Kısa süreli kademe ilerleme durdurma cezası 4’üncü fıkrada dört ay, altı ay ve on ay olarak üç ayrı şekilde uzun süreli durdurma cezası ise kanunun 5’inci fıkrasında 12 ay, 16 ay, 20 ay ve 24 ay olarak düzenlenmiştir.

Kısa süreli durdurma cezasını gerektiren fiiler kanunun 8’inci maddesinin 4’üncü fıkrasında, 
Dört ay kısa süreli durdurma cezasını gerektiren fiiller (a) bendinde; 
“1) Amir ve memurlara görevle ilgili olarak yalan söylemek,
2) Denetim görevini yerine getirmemek,
3) İzinsiz ya da kurumca kabul edilebilir özrü olmaksızın kesintisiz olarak üç günden fazla ve beş güne kadar (beşinci gün dahil) göreve gelmemek,
4) Amirlerini, üstlerini, aynı rütbedeki arkadaşlarını, astlarını veya diğer mesai arkadaşlarını haksız yere şikâyet etmek,
5) Astlarını, aynı rütbedeki arkadaşlarını ve diğer mesai arkadaşlarını dövme girişiminde bulunmak,
6) Toplu olarak sözlü veya yazılı şikâyette bulunmak,
7) Görev sırasında amir veya üstlerine saygısız davranmak,
8) Bu Kanunda ayrıca disiplinsizlik olarak tanımlanmamış olmak kaydıyla astları veya mesai arkadaşlarına yönelik olarak sürekli ve sistemli her türlü baskı ve taciz uygulamak.”

Altı ay kısa süreli durdurma cezasını gerektiren fiiller (b) bendinde;
“1) Doğrudan veya aracı eliyle astlarından ya da iş sahiplerinden hediye veya borç almak,
2) Kabul edilebilir mücbir sebepler haricinde borçlanıp ödememeyi alışkanlık haline getirmek,
3) Görevde kullanılan telsiz haberleşme araçlarıyla görevle ilgili olmayan veya saygısızca konuşmalar yapmak ya da anlaşılmaz sesler çıkarmak,
4) Teslim aldığı her çeşit motorlu araç, makine, cihaz ve teçhizatta ağır kusur veya hizmetten ayrılabilen kişisel kusurla hasara sebep olmak,
5) Görev içinde veya dışında amir ya da üstlerinin eylem veya işlemlerini olumsuz yönde eleştirici nitelikte söz söylemek ya da yazı yazmak,
6) Hizmet dışında resmi sıfatının gerektirdiği saygınlığı ve güven duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda bulunmak,
7) Bir görevin kendisine tevdi edildiğini öğrendikten sonra mazeretler ileri sürmek suretiyle göreve başlamayı geciktirmek.”

On ay kısa süreli durdurma cezasını gerektiren fiiller (c) bendinde;
“1) Amir ve üstlerine iletilmesi gereken olayları ve bunlarla ilgili bilgileri amirlerinden ve resmen istenmesi halinde görevli ve yetkili kuruluş ve kişilerden gizlemek,
2) Yetkili olmadığı halde basın, haber ajansları, radyo ve televizyon kurumları veya diğer iletişim kanalları vasıtasıyla kamuoyuna bilgi ya da demeç vermek,
3) Silahla dikkatsizlik, tedbirsizlik veya ihmal sonucu yaralamaya sebebiyet vermek, kendisini yaralamak ya da bu fiillerin başkaları tarafından işlenmesine neden olmak,
4) Hizmet aracıyla ağır kusuru veya hizmetten ayrılabilen kişisel kusuruyla trafik kazası sonucu yaralamaya sebebiyet vermek,
5) Aynı rütbedeki meslektaşları ile diğer mesai arkadaşlarını tehdit etmek.” şeklinde düzenlenmiştir.

Uzun süreli durdurma cezasını gerektiren fiiler Kanunun 8’inci maddesinin 5’inci fıkrasında,
Oniki ay uzun süreli durdurma cezasını gerektiren fiiller (a) bendinde;
“1) Belirlenen durum ve sürelerde mal bildiriminde bulunmamak veya gerçeğe aykırı bildirimde bulunmak,
2) Görev sırasında kişilere veya herhangi bir nedenle kurum binalarına gelen ya da getirilenlere hakaret etmek.”

Onaltı ay uzun süreli durdurma cezasını gerektiren fiiller (b) bendinde;
“1) Devlet malı motorlu araçları, muhabere araçlarını, silah veya mühimmatı ihmal nedeniyle kaybetmek,
2) Hizmet içinde resmi sıfatının gerektirdiği saygınlığı ve güven duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda bulunmak,
3) Görev sırasında herhangi bir şekilde uyumak veya uyuklamak.”

Yirmi ay uzun süreli durdurma cezasını gerektiren fiiller (c) bendinde; 
“1) İzinsiz veya kurumca kabul edilebilir özrü olmaksızın kesintisiz olarak beş günden fazla ve dokuz güne kadar (dokuzuncu gün dahil) görevine gelmemek,
2) Muhafazası veya sevkiyle yükümlü bulunduğu şüpheli, sanık, tutuklu veya hükümlünün uyanık davranmamak ya da önlem almamak yüzünden kaçmasına neden olmak ya da yakalama görevini savsaklamak,
3) Kanunun verdiği yetkiye dayalı olmaksızın spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis veya şans oyunlarını oynamak.”

Yirmidört ay uzun süreli durdurma cezasını gerektiren fiiller (ç) bendinde;
“1) Silahla dikkatsizlik, tedbirsizlik veya ihmal sonucu ölüme sebebiyet vermek ya da bu fiilin başkaları tarafından işlenmesine neden olmak,
2) Silahla yaralama suçunu kasten işlemek,
3) Meskûn yerlerde, binalarda, herkesin dolaşıp gezebileceği veya oturabileceği yerlerde silah atmak,
4) Amirin usulüne göre verdiği emri yerine getirmemek,
5) Amirin izni olmaksızın görev yerini terk etmek,
6) Kişinin iffetine yönelik söz söylemek, fiil veya harekette bulunmak,
7) Amir veya üste hakaret etmek,
8) Amir veya üstlerini söz, yazı, tutum veya davranışlarıyla küçümsemek,
9) Amir veya üstlerini dövmeye teşebbüs etmek,
10) Amir veya üstlerini sözlü veya fiili olarak tehdit etmek,
11) Göreve ilişkin her türlü yazılı kağıt, belge, mikrofilm aslı veya kopyalarını kasıtlı olarak yok etmek, ortadan kaldırmak ya da belge niteliği taşıyan bilgisayar programlarını, dosyalarını, verilerini hukuka aykırı olarak ele geçirmek, başkasına zarar vermek üzere kullanmak, tahrip etmek, değiştirmek, silmek, sistemin işlemesine engel olmak ya da yanlış biçimde işlemesini sağlamak,
12) Kriptolu telsiz cihazının ve her türlü kriptolu cihazın kaybını veya çalındığını, idarece kabul edilebilir bir mazereti olmaksızın ilgili birime derhal bildirmemek,
13) Hizmet aracıyla ağır kusuru veya hizmetten ayrılabilen kişisel kusuruyla trafik kazası sonucu ölüme sebebiyet vermek.” şeklinde düzenlenerek hüküm altına alınmıştır.

Memurlar yaşadıkları disiplin cezası işlemlerinde M&M YILDIRIM HUKUK BÜROMUZ FARKIYLA emsal kararlar ışığında davalarını kazanmışlardır. Sizde benzeri sorunlar yaşamanız halinde hak kaybı yaşamamak için hukuki sürecinizi, konusunda uzman tecrübeli avukatlarımız ile iletişim kurup, detaylı bilgi aldıktan sonra hukuk büromuza emanet edebilirsiniz.

Konular hakkında sizlere ışık olabilmek amacıyla, emsal kararlar eşliğinde sitemizde her bölüm için özel hazırlanmış hukuki makalelerimiz ile de karşınızda olacağız.

Makaleler